Açılış seremonisinde sınıfta kalanlar

Açılış seremonisinde sınıfta kalanlar

Türkiye ve Erzurum, 2017 Avrupa Gençlik Olimpik Kış Festivaline (EYOF 2017) ilk kez ev sahipliği yaptı. Kış sporları merkezi Erzurum'da, 34 ülkeden 675 sporcu buluştu. Buz Hokeyi Milli takımımızın Rusya'ya 42-0 yenilmesinin dışında pek anormallik yok. Dokuz branşda gençler madalya almak için ter döküyor. Ev sahibi olduğu için katılma hakkı elde ettiğimiz bu yarışlar, gençler ve yöneticiler için bir ilk. Aslında sonuca bakıp değerlendirmek yanlış olur. Geleceğimizi görmek açısından önemli olan EYOF 2017'ye katılmak.   BÖYLE ZÜLUM GÖRMEDİK EYOF 2017'nin 12 Şubat günü saat 19.30'da başlayan açılış seremonisi, tam anlamıyla bir fiyaskoydu. Böylesine büyük bir tepki, hiç kimse beklemiyordu. Yönetim ise susma hakkını kullandı. Birkaç konuya değinmek istiyorum: EYOF 2017'de görev alacağımız için zamanında akreditasyon yaptırdık ve basın mensupları için verilen fotoğraflı giriş kartlarını aldık. Ayrıca, kullanacağımız araçla ilgili akredite işlemlerini de yaptırdık. Ama Kazım Karabekir Stadını çembere alan güvenlik kuvvetlerinden geçiş için 'vize' alamadık. "Vali beyin talimatı var, VIP dışında hiç kimse araçla giriş yapamayacak" açıklaması üzerine 'yaya' kaldık. Atatürk Üniversitesi kampusu içine otoyu park ettik. Kameralar, bilgisayarlarla 3 kilometrelik yolu, o soğukta yaya gidip, geldik. 'Bayburt Bayburt olalı böyle zulüm görmedi' özdeyişinde olduğu gibi organizasyon komitesinin beceriksizliğinin kurbanı olduk.   İKİ TEŞEKKÜR Haklısınız, ihbar yapıldı, önemli bir durum ortaya çıktı. Ancak iletişim çağında yaşıyoruz, bir mesaj atar durumu paylaşırsınız. Ardından çözüm olarak 'Atatürk Üniversitesi girişinde link seferi yapan 2 minibüs var onlardan yararlanın' dersiniz, olur biter. Şimdi bu kadar basit bir sorun karşısında biçare kalanlara ne demeli? Aslında halk daha birinci dakikada, içi boş çıkan 'kültürel şovlar’ ve 190 dansçının muhteşem (!) koreografisini protesto ederek hak ettikleri yanıtı verdi. Son olarak da, TRT THM Sanatçısı Yıldız Demirkol'u, İstiklal Marşını seslendiren çocuk korusunu, Basın tribününde tek başına çay servisi yapan 'güler yüzlü hanım efendiyi' sorumluluklarını layıkıyla yerine getirdikleri için kutluyorum.