AYŞE ve Ahmet Metin Nemutlu çiftinin ilk çocuğu olarak Aslı, 24 Mart
1994'te dünyaya geliyor.
Bale, piyano derken üç yaşında başladığı kayakta yakaladığı başarı
çizgisi onu ‘Kayak Milli’ takımına taşıyor.
Özel Saint Joseph Lisesinde okurken, girdiği yarışlarda hep derece
alan Aslı Memutlu, 12 Ocak 2012 günü Konaklı Kayak Merkezinde
antrenman yaparken 17 yaşında hayata veda ediyor.
O günden itibaren ‘güleç yüzlü Aslı’, hep Erzurum ile birlikte anılmaya
başlıyor.
Alp disiplini yarışlarına katılmak için geldiği Erzurum'da Aslı'nın tahta
perdelere çarparak ölmesiyle ilgili açılan dava ise yaklaşık 3,5 yıl
sürüyor.
İki kızlarından büyüğünü kaybeden Nemutlu ailesi, kazanın ardından
başlatılan soruşturma ve yargılama süreci nedeniyle İstanbul- Erzurum
arasında adeta mekik dokuyor.
ASLI'YI YAŞATMA ÇABALARI
O hepimizi derinden üzen kazanın yaşandığı karlı Erzurum gününü hiç
unutamıyorum.
Aslı'nın ailesiyle ilgili bilgi toplamak için araştırma yaparken bir telefon,
beni dedesiyle buluşturuyor.
Ne kadar zor, ne kadar acı bir olay yaşadıklarına tanık olmak bizleri de
etkiliyor.
Ateş, her zaman olduğu gibi, daha çok düştüğü yeri yakıyor.
Ama diğer taraftan hayat da devam ediyor.
Aile, arkadaşları ile birlikte 'Sonsuz Kartanesi' Aslı adına 'Aslı Nemutlu
Genç Sporcular Derneği'ni kuruyor, albüm ve belgesel hazırlıyor.
Kadıköy'deki Kalamış Parkına Milli Kayakçı Aslı Nemutlu'nun bronz
heykeli dikiliyor.
Türk Eğitim Vakfı'nda (TEV) 'Aslı Nemutlu Burs Fonu' oluşturuluyor.
'Sporcu Yetiştirme Fonu' ile ‘Erzurum'dan başka Aslı'lar
yetiştirilmesi için’ burs veriliyor.
Olayın ardından Türkiye Kayak Federasyonu (TKF) 'Aslı Nemutlu'
adını yaşatmak için 9 Mart 2012'de Palandöken'de şampiyona
düzenliyor.
Anne ve babası da kızları adına düzenlenen bu ilk şampiyonayı izlemek
için Erzurum'a geliyor.
Nemutlu ailesinin ortak görüşü, "Kusuru olanlar cezalandırılsın ve
başka Aslı'lar ölmesin" diye kayıtlara geçiyor.
Kazadan sonra Palandöken ve Konaklı tesisleri, Kayak
Federasyonundan alınıyor, pistlerin etrafına kırmızı ağlar çekiliyor.
HAFIZALARDA KALANLAR
Anne Ayşe Elerman Nemutlu şu değerlendirmeyi yapıyor:
-Keşke kızım yerde sürünseydi, ölmezdi. Tahta perdelere çarptı.
Kayaklarının çıktığını söylüyorlar. Ama ikisi de ayağındaymış.
Kızımın ölümünden sorumlu olanlardan davacıyım. (20/ 11/ 2012)
Erzurum'a gelen anne ve babayı Konaklı'da pistlerin kenarına çekilen
kırmızı ağlar mutlu ediyor:
- Bir yıl önce hiç ağ yoktu. Bir sene sonra her tarafta ağ var. Hangisi
doğru? Türkiye'de maalesef birinin başına kötü bir olay geliyor,
ondan sonra tedbir alınıyor. (06/02/ 2013)
İlginç bir yargılama süreci yaşanıyor.
'Birleştirme kararı' verilmesine rağmen alt kattaki mahkemeden dosya,
iki ay sonra bir üst kattaki mahkemeye çıkıyor.
Bilirkişi bulmakta ve keşif yaptırmakta güçlükler yaşanıyor.
Bu nedenle aile yurt dışından bilirkişi getirtmeyi teklif ediyor.
Ayşe Elerman Nemutlu görüşlerine şöyle açıklık getiriyor:
- Erzurum'dan Aslı adına adalet çıkmadan ayrılmayacağız.
(05/06/2015)
Bilirkişi olarak atanan İTÜ'den Prof. Dr. Alper Ünlü, pistlerdeki perdelerin
esnek ve hafif malzemeden olması gerektiğine dikkati çekiyor "Perdeler
tahta olmasaydı, Aslı'nın yaşama şansı fazla olurdu" diyor. (17/ 07/
2013)
17'NCİ DURUŞMADA 'DERS' GİBİ KARAR ÇIKIYOR
Hakim Haşim Kızıltaş 15'inci duruşmadan sonra kararname ile ayrılınca
yerine atanan Hakim Elif Özaydın Yalımer girdiği ikinci duruşmada
kararı veriyor.
Davada yargılanan yedi görevliye verilen hapis cezaları, para cezasına
dönüştürülüyor.
Erzurum 4'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde 26 Ekim 2015 günü baba
Nemutlu, 17 yaşında hayata gözlerini kapayan kızının 17'nci
duruşmasından çıkarken "Aslı'nın ruhu herhalde huzura ermiştir"
diyor.
Daha ağır karar beklemelerine karşın bunun 'Spor kamuoyunda örnek
bir dava' olarak anılacağına işaret eden aile, mahkemenin
sonlanmasıyla huzura kavuştuklarını bildiriyor.
Ahmet Metin Nemutlu eşi ile birlikte son kez Adliye Sarayı önünde
açıklama yaparken şöyle noktayı koyuyor:
- Aslı'nın ruhu her halde huzura ermiştir. Genç bir kız sevdiği spor
uğruna hayatını kaybetti. İnşallah herkes bir ders çıkarır.
Palandöken'in batısında bulunan ve 2011’deki Dünya Üniversiteler Kış
Oyunlarının gerçekleştirildiği Konaklı'da böylesine talihsiz bir kaza
yaşanmasını elbette hiç kimse istemez.
Ancak, herkesin sorumluluğunu titizlikle yerine getirmesi, gerekli tüm
önlemlerin zamanında alınması bu tür merkezlerin hayatta kalması için
önemli.
Onun için Aslı'nın uçup giden yaşamından herkesin ders çıkarması
gerekiyor.