Atatürk Üniversitesine bağlı Güzel Sanatlar Fakülte binasına girdikten
sonra bodrum kata inmiştik.
Kendimizi adeta bir dehlize düşmüş gibi hissetmiştim.
Labirent bulmacayı andıran yollardan geçerek oyunun sahnelendiği
bölüme varmıştık.
Sınırlı sayıda sandalyesi olduğu için yer bulamayanlar, ayakta oyun
izliyordu.
Etrafta su, kanalizasyon, ısınma sistemi boruları geçiyor.
Bir süre sonra içerde nefes almakta zorluk çekiyorsunuz.
Seyyar tribünler önündeki bu uyduruk sahne, gerçekten Atatürk
Üniversitesine hiç yakışmıyordu.
Yanlış anlaşılmasın, eleştirilerin tümü alt yapı yetersizliğine yönelikti.
Yoksa sayıları her geçen gün çığ gibi büyüyün, sahnede devleşen,
yarının genç sanatçılarına haksızlık etmiş oluruz.
2013'te son olarak Sahne Sanatları Bölüm Başkanı o zaman Doç. Dr.
olan Pınar Aras'ın yönettiği 'Gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım'
oyunundan çıktıktan sonra içimizi karartan bodrum kata bir daha
gitmeme kararı almıştım.
İşte o 'Ayıplı Sahnede muhteşem oyun' başlıklı yazıyı, kaleme alalı üç
yıl olmuş.
PROF. DR. KOÇAK: MERKEZ, SANATA VERDİĞİMİZ DEĞERİN
GÖSTERGESİ
Yapımı 'yılan hikayesi'ne dönen Atatürk Üniversitesi Gösteri Sanatları
Merkezi (GSM) nihayet tamamlandı.
Ankara'dan doğuya bakıldığında en güzel salonu yaptıklarına işaret
eden Rektör Prof. Dr. Hikmet Koçak'ın katılımı ile 29 Mart 2019 günü
saat 19.30'da açılış yapıldı.
En iyisini yapmak uğruna zamanın akıp gittiğini ifade eden Rektör
Prof. Dr. Koçak, uzun süreden beri inşaat halinde bekleyen Gösteri
Sanat Merkezinin, yine uzun ve zahmetli bir çalışma sürecin ardından
üniversite ve Erzurum'a kazandırıldığını belirtti.
Maddi boyutunun büyüklüğüyle birlikte merkezin manevi anlamda ciddi
yükümlülükler getirdiğini vurgulayan Prof. Dr. Koçak, yapılanların
Atatürk Üniversitesinin sanata verdiği değeri gösterdiğini bildirdi.
Yeni tiyatro oyunları beklediğini ifade eden Prof. Dr. Hikmet Koçak,
uçakla Ankara'ya gideceği için oyunu seyredemeden salondan ayrıldı.
"ERZURUM'DA PICASSO MU OLACAKSIN?"
İlk kez Güzel Sanatlar Fakültesi bünyesinden çıkan bir dekan olarak
Prof. Dr. Mehmet Kavukçu, döneminde GSM'nin açılmasından dolayı
çok mutlu.
On bir bölümden sekizinin aktif olduğuna işaret eden Güzel Sanatlar
Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Kavukçu, 900'ü aşkın öğrencileri
bulunduğunu, salonun hizmete girmesini hep heyecanla beklediklerini
anımsattı.
Merkezi 'sanata açılan pencere' ve 'önemli bir adım' olarak nitelendiren
Prof. Dr. Kavukçu, Mimar Sinan Fakültesini bitirdikten sonra Erzurum'a
gelirken hocasının "Orada Picasso mu olacaksın? Olsan ne?" dediğini
söyledi.
Oysa bana göre Prof. Dr. Kavukçu, günümüzde resim sanatıyla,
yaptıkları eserleri sunumu ile belki de 'O Picasso mu olacaksın' dediği
hocasının önüne bile geçmiştir.
AYDEMİR ALKIŞI HAK EDİYOR
Üç yüzü aşkın koltuğu dolu bulunan Gösteri Sanatlar Merkezinde ilk
tiyatro oyunu olarak Turgay Nar'ın 'Çöplük' adlı eseri sergilendi.
Sahne Sanatları Bölümü Öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Bünyamin
Aydemir, ilk kez yönettiği 'Çöplük' oyunuyla tiyatro severlerin karşısına
çıktı.
Oyunun sonunda ben de Bünyamin hocayı takdir ettim ve alkışlayanlar
kervanına katıldım.
Sevgili genç arkadaşım Aydemir ile yıllar önce cemiyet yönetiminde
önemli çalışmalara imza atmıştık.
Aydemir'i 1990'lı yıllarda işini ciddiyetle ve severek yapan, ufku geniş,
düzgün, samimi, saygın, sözüne güvenilir, etrafına pozitif enerji yayan
biri olarak tanıdım.
Hala da aynı görüşteyim.
Ayrıca çizgi ve duruşuyla hayal kırıklığı yaşatmayanlar arasındadır.
Kariyerinin başında olan Aydemir'in sahne sanatları dünyasında da
farkındalık yaratacağına inanıyorum.
TÜRK SİNEMASINA, KÖTÜ ADAM
Çöplükte yaşayanların dünyasını, acımasız savaşını anlatan oyunda
izleyiciye çeşitli mesajlar da veriliyor.
İsrafil, Haço ve Aymelek'in yaşamından kesitler sunuluyor.
Sahne Sanatları bölümü öğrencileri, aslında başarılı bir oyun sergiledi.
Türk sineması yakın bir gelecekte 'kötü adam' olarak belki İsrafil'i
seçebilir.
Bir rol, bu kadar mı bir insana uyar?
Tikleri, konuşması ve de tavırları ile seyirciyi etkilemeyi bildi.
SEVİNMEK Mİ ÜZÜLMEK Mİ GEREKİR?
Oyun sonunda mutfakta görevli olanlarla birlikte sahneye çıktılar.
Sahne Sanatları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Pınar Aras, Yönetmen
Aydemir'e çiçek verdi ve ekibi kutladı.
Yirmi yılı aşkın süredir alt yapısı eksik Erzurum'da bir taraftan öğrenci,
öğretim üyesi yetiştiren, diğer taraftan sanatsal üretimleriyle
gönüllerde taht kuran Prof. Dr. Aras, öğretim üyeleri ve öğrencilerinin
elinden tutarak seyirciyi selamladı.
Yıllardır hayalini kurduğu Gösteri Sanatlar Merkezine kavuşan sevgili
Pınar hocanın heyecan, sevinç ve mutluluğu bize de yansıdı.
Henüz tamamlanmamış olsa da bu güzel merkezden çıkarken şu
değerlendirmeyi yaptım:
Atatürk Üniversitesi, kuruluşunun 59'ncu yılında Gösteri Sanatlar
Merkezine kavuşuyor.
İşte bu duruma biz sevinelim mi yoksa üzülelim mi?