ERZURUMSPOR gibi çok değerli markayı, 'delete' tuşuna dokunarak 'geri dönüşüm kutusu'na göndereli, altı yıl oldu.
Şimdi 'gönüllerde 'tatlı ve acı' hatıralarıyla kırk yedi yaşına ulaşan mavi- beyazlı kulüp, tam on dört yıl önce Süper lige veda etti.
Üçüncü Ligden ikinci lige çıkarken Portekiz'in Benfica kulübü ile birlikte namaglup şampiyon olduğu da unutuldu.
Her imparatorluk gibi Erzurumspor da 'doğdu', büyüdü, gelişti ve 'doruklara çıktı.'
O 'bitmez tükenmez' denilen 'sevda', beceriksiz yöneticilerin elinde oyuncak oldu.
"Biz" gitti yerini "Ben- sen" kavgası aldı.
'Sevgi' yerini 'nefrete bıraktı.'
Birbiri ardına 'alacak- borç' meseleleri ortaya çıktı ve icra kararları can yaktı.
BİR DEVİN ÇÖKÜŞ HİKAYESİ
Oysa süper lig öncesi hep mütevazi bütçelerle yönetilmişti.
Çimento, şeker, tüp gaz satışlarından elde edilen yüzdelerle, terminalde giriş- çıkış yapan otobüslerden alınan ücretlerle, bağışlar ve yönetici katkıları eklenerek tüm giderleri karşılanıyordu.
O kadar 'yüklü para' bulunamadı.
Birbiri ardına yapılan olağanüstü genel kurullar 'çare' olmadı.
O güzide kulüp 'çığ' hızıyla aşağı düşmeden bazıları 'sinsi planlar' yaptı.
Bir kuru soğana muhtaç olduğu 'sefalet' döneminde, gönüllüler çaresiz bırakıldı.
Deplasmana giden futbolculara 'rakip takımlar acıdı' da bir tas çorba ikram etti.
Sonunda herkese "Of aman lanet olsun. Erzurumspor'un hiç zevk veren tarafı kalmadı. Artık batsın da kurtulalım" dedirttiler.
Ve de Erzurumspor'u Palandöken'in Ejder tepesinden aşağı yuvarladılar.
Her adı geçtiğinde derinden bir 'Ah' çektiğimiz Süper Ligden amatör kümeye düşen bir devin hikayesi işte böyle.
SİYASET VE ACI KAYIPLAR
Gündemde siyaset var.
Ayrıca 'Yaprak dökümü' gibi Erzurum, - Allah rahmet eylesin- son günlerde Eczacı Arif Recai Uzunlar, Mithat Turgutcan ve Fuat Tizgili gibi önemli değerlerini kaybetti.
Şimdi 'Erzurumspor nereden çıktı?', diyenler olacak, anlatayım:
Bir grup gazeteci dostla 25 Mayıs günü, Erzurumspor'u 1997-98 sezonunda Süper lige çıkaran futbolcularla bir araya geldik.
Eski futbolcular, büyük hayaller ile kurulan, yüklü miktarda harcama yapılmasına karşın üçüncü lige 'demir atan' Büyükşehir Belediye Erzurumspor'a 'can' vermek için ellerini taşın altına koymak istiyorlar.
EFSANELER NE DEDİ?
Mavi- beyazlı takımı Süper Lige taşıyan ekiple, 18 yıl sonra bir arada olmak bizleri heyecanlandırdı.
Türkiye'de bir ilki Avrupa'da ise Franz Beckenbauer'in Bayern Münih'te 1994-2009 yılları arasında uyguladığı örnekten söz eden Muzaffer Bilazer:
- Ruhu zaten yaşıyor. Biz Erzurumspor'un bedenini canlandırmak istiyoruz, dedi.
Kürşat Karakaş, farklı açıdan yaklaştı:
- Herkesle kucaklaşmaya geldik.
"Erzurumspor formasını giymek şereftir" diyen Kaleci Atilla, bu işe nasıl başladıklarını anlattı:
- Kulüp kapanacağı zaman Necdet Gümüşenek bizi çağırdı. Biz de o günden sonra projeler üretmeye, bu işe kafa yormaya başladık.
Bir dönemler 'defansın belkemiği' olarak nitelendirilen Ali Rıza Salcı, araya girdi:
- Zaten Erzurumspor'la Erzurum'la bizim gönül bağımız hiç kesilmedi.
Taner Aykut, Abdulkadir Şakşak, Alparslan Tice, Serkan Yıldık'ın görüşleri de birbiriyle örtüşüyor.
Kaptan Kürşat, nasıl yola çıktıklarını anlatırken şu sözün kendilerini etkilediğini aktardı:
- İstanbul'da görüştüğümüz herkes, bize sitem ederek 'Kaptan niye susuyorsunuz? Erzurum'a ahde vefa göstermeyecek misiniz?' diyordu.
Projeden Coşkun Birdal, Zafer Demir, Furkan Şükürcü, Hüseyin Topkaya, Altay Can'ın haberi var.
Çevreye adeta pozitif enerji saçan kaptan Kürşat Karakaş, o sevecen, candan tavırlarıyla "Neden biz" sorusunun yanıtını detaylı biçimde anlattı.
TRANSFER ADINA SAVRULAN PARALAR
Erzurum'u, bölgeyi ve liglerde top koşturan futbolcuları yakından tanıyan, hangi futbolcu profilinin Erzurum şartlarında başarılı olabileceğini bilen bir ekip.
Bunlar konuşulurken Atilla Çebi’nin anlattığı Ali Rıza Salcı ile birlikte yaşadıkları olay hepimizi etkiledi:
-Sancaktepe Belediyespor'da teknik adam olarak görevliyken, yetersiz oldukları için kadro dışı bıraktığım iki futbolcuyu B.B. Erzurumspor transfer etti. Hem de benim 15 bin lira vermeyeceğim iki oyuncuya 160 bin lira ödedi. Ben Erzurumspor'a, Erzurum'a hizmet etmişim. Eğer o gün iki oyuncu alınırken, bana veya Ali Rıza'ya açıp sorsalardı, 160 bin lira zarar etmeyeceklerdi.
ÖZAKALIN NE OLACAK?
7 Haziran sonrasında eski futbolcular, kulübün asıl sahibi Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ile görüşecekler.
Şimdiki Kulüp Başkanı Saim Özakalın, idare ve tesisleşme adına başarılı oldu ama bir üst lige çıkma hedefine ulaşamadı.
Tribünleri dolduran binlerce seyirci, her maçta galip gelmenizi, zirvede dolaşmanızı istiyor.
Aksi halde protesto ediyor, olay çıkarıyor.
Başkan Saim Özakalın'ın karşısına ilk kez ciddi bir ekip çıktı.
İnşallah rekabet başarıyı getirir.
Bir bayrak yarışı gibi algılamak gerekiyor.
Sizi bilmem ama benim gönlüm, 'efsanelerle Özakalın'ın birlikte çalışmasından yana.'