‘Şeker Fabrikasına mı ihtiyacımız var AVM’ye mi?’ sorumuz üzerine Makine Yüksek Mühendisi, Ekonomist Erdal Dedeoğlu bir mesaj gönderdi. Erdal Dedeoğlu, “Yurt dışından temin ettiğim kredi ile Erzurum’da 500 kişinin çalışacağı bir fabrika kurmak istedim. Ancak yetkililer, özellikle Erzurum Milletvekilleri ilgi gösterip yardımcı olmadılar. Demek ki Erzurum’un fabrikaya ihtiyacı yokmuş” deyince meraklandım.
Bunun üzerine Dedeoğlu Makine ve Isı Yalıtımı A.Ş. sahiplerinden, Erzurum Ticaret ve Sanayi Odasının 1977’den beri üyesi olan Erdal Dedeoğlu’ndaniddiasını detaylandırmasını istedim ve bunları yayımlayacağımı söyledim. Geniş bir açıklama gönderdi. Dedeoğlu, kadın uzmanlara yönelik eleştiriye öncelik tanımış:
“Atatürk Üniversitesinde düzenlenen toplantıda Kalkınma Bankasının iki genç elemanının hazırladığı ilimizle ilgili gerçeklerden uzak, tamamen teorik raporu dinleyince; ‘Ankara’da masa başında hazırlanan bu tür raporlar bugüne kadar yöreye katkı sağlamamıştır’ şeklinde fikrimi ifade ettim. Toplantıyı düzenleyen öğretim üyesi, bunun Ankara’da masa başında hazırlanmadığını, bayanların Erzurum’da 4-5 gün kalarak raporu hazırladığını, misafir olarak kendilerine saygı göstermem gerektiğini sert bir dille açıkladı.”
ÜÇ YILDA UZMAN OLANLARIN HAZIRLADIĞI RAPOR
Yaşadığı bu olayla ilgili olarak tekrar söz aldığına işaret eden Dedeoğlu raporu okuyan iki kadının, üç yıl önce işletme/iktisat fakültesinden mezun olduklarını, üç yılda masa başında nasıl oluyorsa uzman olduklarını anlattı. Öğretim üyesinin ifadesine göre 4-5 gün Erzurum’da çalışarak bu raporu hazırladıklarına dikkati çeken Dedeoğlu, şöyle devam etti:
“Ben İstanbul Teknik Üniversitesinden Makina Yüksek Mühendisi unvanı ile mezun oldum. 1966’da da İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadı bitirdim. Elli yılı aşkın bu süre içinde Kargapazarı Dağlarının 3 bin 400 metresinde NATO’nun işlerini yaptım. Zonguldak Kömür İşletmelerinin denizin 350 metre altındaki galerilerinde koşturdum. Hopa, Artvin, Ardahan, Kars, Ağrı, Iğdır, Erzurum, Bayburt, Van, İskenderun, İzmir, İstanbul yani Türkiye’nin dört bir yanında sırtımda tulum, elimde kazma-kürek-anahtar-tornavida, yüklenici, mühendis, sanayicive tüccar olarakfiilen çalışmış birisiyim. Onun için benim konuşmamı bunları göz önünde bulundurarak dinleyin.”
OKULLU FABRİKADA 500 KİŞİ ÇALIŞACAK
Aslen Ardahanlı olduğunu, valinin 630 lira maaş aldığı dönemde İstanbul’da bir holdingde çok iyi pozisyonda 2 bin 750 lira maaşla çalıştığını, 1970 yılında işinden ayrılarak Erzurum’a geldiğini anlatan Erdal Dedeoğlu, şunları söyledi:
“Doğu Anadolu’nun Türkiye’nin sanayi merkezi olması gerektiğine inanıyorum. Erzurum’un da Doğu Anadolu’nun merkezi olduğunu belirtmeme gerek yok. Son bir çalışma olarak Dubai’deki bir kuruluştan, Erzurum’da kuracağım büyük bir sanayi tesisi için 2016’da milyon dolarlık kredi anlaşması yaptım. Temin ettiğim kredi on yıl ödemesiz, otuz yıl vadelidir.Bu projeye ait fizibilitede tamamen bilgisayarla kumanda edilen son teknolojik makinalar, lazerle çalışan sistemler kullanılmıştır. Buna rağmen 500 kişilik direkt bir istihdam yaratacaktır.
Bu yatırımın asıl dikkat çekici noktası, içinde bir sanat mektebinin bulunmasıdır. Tesiste çalışacak personel, Milli Eğitim müfredatı ve desteği doğrultusunda bu okulda yetiştirilecek.Mezunların tesiste çalışmaları garanti edileceği gibi, konu ile ilgili yüksek tahsil yapmak isteyenlere de bu imkan sağlanacaktır.”
EN UFAK BİR İLGİ GÖRMEDİM
Konuyu Erzurum Milletvekilleri ve bürokratlarla görüştüğünü ifade eden Dedeoğlu,sözlerini şöyle tamamladı:
“Türkiye’nin Katar’la olan yakınlığı, Birleşik Arap Emirlikleri ile ters düşmesi dolayısıyla karşı taraf bazı zorluklar ortaya koydu ve olayı çıkmaz hale getirdi. Görüştüğüm kişilere, yetkililerin devreye girip bu çıkarılan güçlükleri izale etmelerini, bu olmazsa veya bunu yapmak istememeleri halinde bu rakamın bizzat hükümet tarafından temin edilmesini istedim. Siyasi tutum nedeniyle akamete uğrayan durumun düzeltilmesini bu siyasi durumu yaratanlardan istemekten daha tabii ne olabilir? Ancak, hiçbir taraftan en ufak bir ilgi görmedim. Zaten Erzurum Milletvekillerinin çoğu kayıpları oynuyorlar. Bunu sizler de çok iyi biliyorsunuz.”