Sağdan:
Mehmet Yaşar Akgül: TEK'de (Türkiye Elektrik Kurumu) Muhasebe Müdürü olarak görev yaptı. Mütevazi bir kişiliğe sahipti.
Hasan Çakıcı (Kuzu Hasan): İbrahim Hakkı İlkokulunun karşı çaprazında bulunan Öğretmenler Lokalini çalıştırmaktaydı. Lokal daha sonra sinemanın yanına taşındı. Üst katında Ziraat Bankası bulunan lokalin kapısı doğuya taraf olup, girişte vestiyer bulunmaktaydı. 1965'li yıllarda bir akşam vakti Ziraat Bankası şimdiki yerine taşınırken, askeri vinç (crain) bankanın kasasını pencereden çıkarıyordu. Bir pazar günü lokale babamı çağırmaya gittiğimde, Hasan amca da bizimle beraber geldi. İş Bankası'nın önünde (Şimdiki Tuba Oteli) duraksadığımızda bana 1 lira verdi. Harçlığımız 25 kuruştu ve 1 lira büyük paraydı.
Mehmet Toraman: Erzurumkapı Camisinin önünde bulunan dükkanda saat tamirciliği yapmaktaydı. Dükkanını saat 9'dan önce açmazdı. Her gün dükkanının camları için en az yarım saat temizlik yapardı. Mehmet Toraman ayakkabılarını her gün boyardı ve sokaklar çamurlu dahi olsa ayakkabılarında ve elbisesinde kesinlikle çamur olmazdı. Çamur sıçrasa bile hemen mendiliyle temizlerdi.
Zafer Önal: Çikolata renkli Chevrolet taksisiyle, Erzurum-Hasankale arası yolcu taşırdı. Taksiler şimdiki huzurevinin önünden kalkardı. Arkaya 4 öne 2 yolcu alabilen bu taksiler aşırı benzin yakardı. 1974 yılında Zeki Yamani'nin başkanlığını yaptığı OPEC'in petrole yaptığı aşırı zam Chevrolet taksilerin de sonunu getirdi.
Kara Selo: Şimdiki huzurevinin yerinde sinema ve Öğretmenler Lokali vardı. Kemal Kadıoğlu'nun rahmetli olmasından sonra, İbrahim Bitlisli kulüp olarak işletmeye başladı. Koşar gibi yürüyen Kara Selo çok neşeli birisiydi ve Suat Sayın dinlerdi. Çok güzel çay demlerdi. Buraya her gittiğimde, hemen çay getirirdi. Taksilerin karşı tarafında bulunan minibüs durağında simsarlık yapan Meheddin eminin oğluydu. Biletler, sigara paketi ebadında buruşuk ve ortasında sadece numara yazılı bir kağıttı. Minibüsün her tarafı dolduğunda, Meheddin emi ''beletler!'' diye seslenip biletleri toplardı.