Son günlerin,hatta ayların moda sözü “İmralı’yla biz değil,Devlet görüşüyor.”
Peki;
Bu sözler neden söylendi,nereden çıktı..?
Şöyle biraz geriye gidip,hafızamızı yoklayalım…
Sayın Bahçeli,aylar önce ki bir grup toplantısında;
“Hükümet İmralı canisi ile görüşüyor..!” demişti.
Başbakan Sayın Erdoğan’da bu iddialara 21 Ağustos 2010 da Kayseri’de şöyle cevap vermişti;
“Bizim bunlarla oturduğumuzu söyleme ŞEREFSİZLİĞİNİ yapanlar,bu alçakça iftirada bulunanlar bunu hesabını her yerde vereceklerdir.Bugüne kadar Ak Parti iktidarı olarak,terör örgütü ile hiçbir zaman masaya oturmadık,oturmayacağız da.Bizim anlayışımızda,felsefemizde böyle bir şey olamaz.Eğer bu iddialarınızı ispatlamazsanız MÜFTERİSİNİZ..!”
Kayseri’de ki bu konuşmasından birkaç gün sonra Siyaset Meydanı programına katılan sayın Başbakan bu kez şöyle dedi;
”Biz siyasi iktidar olarak,hükümet olarak hiçbir zaman terör örgütü ile yada temsilcileriyle görüşme yapmayız.Böyle bir şey yoktur,olamazda.Bu tür münasebetler gerekirse,Devlet onu kendisi yapar.Bunu birbirine karıştırmamak gerekir..!”
Sonrası malum.
İddialar doğru çıktı.Oslo’da PKK-MİT görüşmeleri deşifre olup basına yansıyınca,
“Biz değil Devlet görüştü..!”demek zorunda kalındı.
Yargı devreye girip,şimdi ki MİT müsteşarını gözaltına almak isteyince artık mızrak çuvala sığmadı ve;
“Evet MİT’i ve diğer görevlileri ben gönderdim.Alacaksanız beni alın..!” denildi ve şu sözler söylenir oldu.
“Biz değil Devlet görüşüyor..!”
Aslına bakacak olursak,bana göre,
Doğrudur DEVLET görüşüyor.
Ama;
Hükümetin emir ve yönlendirmesiyle görüşüyor.
Daha açığı,pkk ile HÜKÜMET görüşüyor.
Çünkü Devlet Hükümetlerin emrinde olan birimlerden oluşur.
Günümüzde pkk ve Öcalan ile görüşüldüğü rahatlıkla söylenebilmekte,gizleme gereği dahi duyulmamaktadır.
Nereden nereye.
Hayaldi gerçek oldu..!
“Biz değil Devlet görüşüyor..” dendiğinde akla gelen şudur.
Hükümet ve Devlet ayrımıdır ki,
Devlet,Hükümetten habersiz,bilgi vermeden istediği görüşmeyi yapabilsin…
Bizler bilirdik ki;
Hükümet Devlet denen aygıtı SEVK ve İDARE eden erk’tir.
Devlet hükümetlerden bağımsız hareket edebilen bir organizasyon değildir…
Son yıllarda gelişen olaylara baktığımızda,
“Biz değil Devlet görüşüyor..!” söylemini de göz önüne alarak,
Olayları kime yada nereye bağlamamız gerektiğini NET görmek durumdayız.
Sorular sormak,olayları ve ortaya çıkan sonuçlarını iyi analiz edip,sorgulamak zorundayız…
Şöyle ki;
Davos’ta “one munite” dedikten sonra “İsrail’le askeri anlaşmaları iptal edeceğiz..” diyip,iptal etmeyen kim..?!
Devlet mi..? Hükümet mi..?
İsrail’in NATO ilişkilerinde ki Türk vetosunu kaldıran kim..?!
Malatya Küreciğe kurulan radar üssüne izin veren kim..?!
Veya,
NATO’yu Türkiye’ye davet eden kim..?!
Türkiye’ye patroitlerin gelmesini isteyen kim..?!
Yada,
Habur rezaletinin sorumlusu kim..?!
Devlet mi..? hükümet mi..?
Tüm bunları yapan DEVLET ise,
Eğer bunları gerçekleştiren DEVLET
Hükümetten bağımsız hareket ediyorsa,
O zaman sormak gerekmez mi..?
Hükümet ne işe YARAR..?!
Şimdi bende soruyorum;
Duble yolları yapan,hastaneleri açan kim..?!
Bu güzel hizmetleri yapan kim..?!
Devlet mi ..? Hükümet mi..?
Tabi ki HÜKÜMET…
Yani;
PKK ile görüşende Hükümet.
Hastane ve yol yapanda Hükümet..!
“PKK ile masaya oturan Devlet ama duble yolları yapan Hükümet..” demek inandırıcılıktan uzak,sorumluluktan kaçan bir tutumdur…
Türkiye’de ki her şeyin siyasi sorumluluğu hükümetlere aittir.
Terör yada PKK ile masaya oturulması da dahil,her karardan hükümet sorumludur.
Tıpkı Hastane açmaktan sorumlu olduğu gibi.
Bu sorumluluktan KAÇMAK mümkün değildir..!
İşine geldiğinde “hükümet yaptı..!” diyerek ÖVÜNMEK,
RİSKLİ kararlarda,
Siyasi sorumluluktan KAÇMAK adına,topu Devlete atmak samimiyet değildir.
Bu durum olsa olsa,GERÇEKLERİ halktan GİZLEMEKTİR..!
Son söz;
Terör ve teröristle müzakere edilmemelidir.Asla taviz verilmemelidir.
Çünkü;
Taviz,tavizi doğurur..!