Türkiye'de son bir yılda.
İç Savaşın tüm hızıyla sürdüğü Suriye'den neredeyse daha fazla insan öldü.
Ne oldu.?
Nasıl oldu anlamadık.
Şehirlerin de, mahallelerinde savaş olan.
Bomba yüklü araçların.
Canlı bombaların.
Teröristlerin cirit attığı ‘3.sınıf..’ bir Ortadoğu ülkesi oluverdik.
Durum gerçekten ciddi.
Şimdi AB’yle yapılan bir anlaşmayla.
Avrupa’da ki Mülteciler de Türkiye'ye geri dönecek.
Zor günler bizi bekliyor.
Hamasetle olacak gibi değil.
Ciddi,gerçekçi ve ayakları yere basan politika ve tedbirler şart.
Durum tespiti yapacak olursak.
Alt alta hemen sıralayabileceğim bazı konular kendiliğinden ortaya çıkıyor.
Bu konulardan en önemlisi, dün Teröristlerle dağda poz verenlerin
Bugün;
Meclis kürsüsünde başkanlık yapıyor olmasıdır.
Devam edecek olursak bir diğer önemli konu,Avrupa'dan gelecek Mültecilerdir.
Bu göç dalgası Türk Milletinin birliğini,dirliğini ve genlerini bozar.
Güvenlik zafiyetine sebep olup geleceğimizi tehlikeye sokabilecektir.
Şu bir gerçek ki;
Durum artık Devletin 'Beka..' sorunudur.
'Çözüm Süreci..' safsatasının ülkemizi getirdiği nokta ortadadır ve sonuçları artık anlaşılmıştır.
Tedbir alınmazsa Allah korusun Ülkemiz maalesef ki hızla Irak yada Suriye olma yolundadır.
Bir diğer konu ise,
PKK'nın şehirleri cephanelik haline getirmesine göz yuman Kamu Görevlileridir.
Bu görevliler ibreti alem için mutlaka yargılanmalıdır.
Son bir konuya daha değinerek Devletimizi göreve çağırmak istiyorum.
Bu 'Taziye çadırı..' olayı gerçekten can sıkıcı, rahatsız edici ve incitici bir hal almış vaziyette.
Yüzlerce insanın kanına giren.
Şehit eden teröristlerin taziyesi ve çadırı olmaz olamaz.
O Çadırlar kurulamaz,kurulmasına izin verilemez.
Hatta;
O çadırlara Devletimizin kırmızı plakalı makam arabalarıyla gidenler hiç kabul edilemez.
Bir milletin onuru ve şerefiyle bu kadar oynanamaz.
Sabrı bu kadar zorlanamaz...
Belçika’nın Başkenti Brüksel’de pkk çadır açtı diye Dünyayı ayağa kaldırdık.
O çadırı kapattırıp başlarına yıktık.
İyi de oldu.
Çünkü;
Pkk bir terör örgütüdür ve hiçbir yerde hiçbir ülke bu örgütü meşru görüp propaganda yapmasına.
Çadır açmasına izin veremez.
Brüksel'de.
Pkk çadır açtı diye Belçika'ya kızdık.
Kınadık.
Posta koyduk.
Hatta nota bile verdik.
Ama.
Nevruz'da.
Türkiye'de.
PKK bayrakları,terörist fotoğrafları ve apo posterleriyle miting yapılmasına ve teröristler için Taziye Çadırları açılmasına da müsaade ettik.
Bu ikilemi.
Bu tezatı Dünya’ya nasıl açıklayacağız.?
Her şeyden önemlisi kendimize nasıl anlatacağız.?
Ciddi.
Kararlı ve samimi bir 'Yönetim..' nutuk atmaz.
Hamaset hiç yapmaz.
Sanki muhalafet partisiymiş gibi o çadırları ve pkk mitinglerini eleştirmez.
Gereğini yapar.
Böyle şeylere asla izin vermez…
Aslına bakarsanız yapılacak şey gayet basit.
Hemen bir kanun çıkarılacak.
Kimsenin gözünün yaşına bakılmaksızın.
Teröre ve teröriste destek veren.
Yardım ve yataklık yapan.
Kamu yada özel sektördeki.
Belediyelerde ki.
Tüm kişiler adalete teslim edilip yargılanacak.
Mallarına ve banka hesaplarına el konulacak.
Teröre ve teröriste yardım ve yataklık eden.
Yerli veya yabancı.
Kurum,vakıf yada şirketler derhal kapatılıp,
Bunlarında mallarına ve banka hesaplarına el konulacak.
Elde edilecek gelirler de Şehit ailelerine ve Gazilerimize dağıtılacak.
Terörün ve teröristin finans kanalları böylece kapatılacak.
Başka yolu yok…
Terörden medet uman.
İstediklerini elde etmek için Türk Milletini korkutup diz çöktürmek isteyen gafillere son olarak şunu söylemek isterim.
Vatanın tek bir çakıl taşını bile vermemek için.
Çanakkale'de.
Kurtuluş Savaşı'nda.
250 binden fazla Şehit veren bu büyük Millet.
Size istediğinizi verir mi.?!
Son Söz;
'Türk Milliyetçileri Milletiyle beraber Devletinin yanındadır..'