Bu konu herkesin gündeminde.
Bir kesim arkadaşım bu konuda askerine sahip çıkıyor.
Tebrik ediyorum.
Bende onlar gibi askerin yanındayım.
Amma.
Benim o arkadaşlarımdan bir farkım var.
Ben hep askerin yanında oldum.
Destek verdim.
'Askere düşmanlık, düşmana askerliktir..' dedim.
İlkeli davrandım.
Duruma göre tavır değiştirmedim...
Ergenekon.
Balyoz.
Askeri casusluk.
15 Temmuz gibi olaylarda herkes asker düşmanıyken.
Ağzına geleni söylerken.
Ben askerden yana tavır aldım.
Bu tavrım nedeyle de.
Bu arkadaşlar tarafından çok eleştirildim...
Bence mesele şudur.
Bir asker veya sivil.
Hükümetten yana tavır koyuyorsa.
'Bizdendir, sahip çıkılması gerekir..'
Değilse;
'Atış serbest..'
Ben buna karşıyım.
Bu arkadaşların bu ve diğer her olaya bakış açıları maalesef ki budur...
Durumu bir örnekle açıklamak isterim.
Yarbay Mehmet Alkan.
Şehit kardeşinin cenazesinde.
O acıyla bir şeyler söyledi.
Akabinde.
Hakkında soruşturma açıldı.
Ve;
Apoletleri gerçekten söküldü.
Emekli edildi.
Bizlerden başka kimsenin sesi çıkmadı.
Şimdi Temel Paşa'ya sahip çıkan arkadaşlar.
O zamanlar bu kahraman için tek kelime bile etmedi...
Mesele apoletse.
Mesele askere sahip çıkmaksa.
Buyurun size sökülen bir apolet.
Sahip çıkılması gereken bir kahraman askerimiz...
Son olarak...
Temel Paşa olayı için söyleyeceğim şudur.
Yaptığın yanlış.
Sen askersin.
Orada bulunman da sakınca yok.
Gitmeseydin iyiydi, gitmişsin.
Fakat;
Cumhurbaşkanı siyasi rakiplerini eleştirirken, alkışlaman doğru olmadı.
Alkışlamak zorunda değildin.
Konuşmayı dinler.
İftarını yapar.
Birliğinin başına dönerdin.
Kimse de tek kelime etmezdi...
Sayın İnce'ye gelince.
'Apoletlerini sökerim..' cümlesi yanlıştı.
Daha farklı bir kelime kullansa idi.
Örneğin, 'Emekli edeceğim..' deseydi sıkıntı olmazdı.
Haklıyken, haksız duruma düşmezdi.
Bu kelimeler kastını aşan kelimeler olmuştur...
Asker bizlerin göz bebeğidir.
Daha dikkatli bir dil kullanmakta fayda var.
Askerimizi yıpratmak kimseye fayda getirmez...
Son söz;
Fikirlerimizi ilkeler çerçevesinde oluşturursak, doğruya ulaşmış oluruz...