Balkan savaşlarının yarasını sarmaya fırsat bulamayan Osmanlı İmparatorluğu, 1914 yılında başlayan 1. Dünya savaşının tam ortasında kaldı. Çanakkale,Irak, Sina-Filistin Sarıkammış, cephelerine 3 milyondan fazla askerini gönderdi. Bunların çoğusu hayatını kaybederken 200 binden fazlası da esir düştü. (1)
Birinci Dünya savaşında İngilizlere 150 bin askerimiz esir düştü. Bu askerlerin bir kısmı, Mısır’ın İskenderiye şehri yakınlarında bulunan Seydişehir Usare Kampına hapsedildi. Bu kampta, 1918 Filistin cephesinde esir düşen 16. Tümenin 48. Alayına bağlı Osmanlı askerleri tutuluyordu.
12 haziran 1920’ye kadar her türlü işkence, eziyet, ağır hakaret ve aşağılamaya maruz kaldılar. Bu insanlık dışı muamelenin sebebi ise Ermeniler idi. Kampta türkçe bilen Ermeni tercümanların yalan yanlış çeviri ve kışkırtmaları sebebiyle kampların İngiliz komutanları azılı Türk düşmanı kesilmişlerdi. Savaş bitmişti, ancak kamptaki ağır şartlar sebebiyle askerleri teslim etmek İngilizlerin işine gelmiyordu. Çünkü olabilecek yeni bir savaşta bu askerlerin yeniden karşılarına çıkabilecekleri, Ermeniler tarafından İngilizlerin beynine işlenmişti.
Türk’ler mikrop kırma bahanesiyle süngü zoruyla dezenfekte havuzlarına sokuldu. Ancak suya normalin çok üzerinde krizol maddesi katılmıştı. Asker ayağını suya soktuğunda aşırı krizol maddesiyle haşlanıyordu. Ancak İngiliz askerleri dipçik darbeleri ile askerlerin havuzdan çıkmasına izin vermiyordu. Askerler bele kadar gelen suya başlarını sokmak istemedi. İngilizler havaya ateş açınca askerler ölmemek için çömelerek başlarını suya soktu. Ancak başını sudan çıkartan artık göremiyordu. Çünkü gözleri yanmıştı..Dışarı çıkanların halini gören sıradaki askerlerin direnişi de fayda etmedi ve 15 bin asker kör oldu.
Sarıkamış’ta esir alınanlar 12 bin kilometre öteye Sibirya’ya götürüldü. Buradaki amaç esirleri savaş alanının dışına çıkartmak. Müslüman nüfusun az olduğu bölgeler özellikle tercih ediliyordu. 200 bin esirin 50 bini yollarda veya bu kamplarda hayatını kaybetti. İngilizler; Çanakkale, Irak ve Sina-Filistin cephelerinde 135 binden fazla Türk askerini Kıbrıs Mısır Hindistan ve Burma (Myanmar) gibi ülkelerde kurdukları esir kamplarına götürdüler.
Sarıkamış başta olmak üzere Doğu cephesinde ve Avrupa’daki Galiçya Cephesinde 60 binden fazla Türk askeri Ruslara esir düştü. Bu esirler Azerbaycan’daki Nargin adasında, Avrupa Rusya’sındaki Vetluga ve Varnavin gibi kasabalarda ve Trans Sibirya hattı boyunca çeşitli şehirlerde kurdukları esir kamplarında tutuldular. Buradaki esirlere Müslüman Tatar-Türk’leri yardımlarda bulunmuşlardır. Fransızlar, büyük bölümünü Çanakkale kara muharebelerinde aldıkları 2 bin civarında esiri gemilerle Korsika Adasına ve Güney Fransa’da kurdukları kamplara götürdüler.
Birinci dünya savaşı sırasında askerlerin yanı sıra siviller de esir alındı. İngilizler; savaş boyunca çok sayıda Alman, Avusturya, Macar ve Osmanlı vatandaşını toplama kamplarına gönderdi. İrlanda denizindeki Man adası, İngilizlerin kurduğu sivil toplama kamplarının merkezi oldu. 1915 sonunda esir sayısı 20 bine ulaştı. Savaş sonunda 30 bini buldu. Ada’daki kamplarda 100’den fazla Osmanlı vatandaşı bulunuyordu.
İngiltere yönetimindeki Kanada da 24 toplama kampı kuruldu. Esirler arasında 205 Osmanlı vatandaşı bulunuyordu. Bunların çoğu Brantford şehrinde tutuklanmıştı. Savaş boyunca kampta 32 sivil esir hayatını kaybetti.
4. ve 5. Cumhurbaşkanları Cemal Gürsel ile Cevdet Sunay da İngiliz’lere esir düşüp, Mısır’da bir yıl kadar esir hayatı yaşadılar. Cemal Gürsel İngiltere’ye Cumhurbaşkanı olarak gittiğinde esir düştüğünü açıklamıştır. (2)
DİPNOTLAR:
1-Cem Fakir
2- Doç dr. Yücel Yanıkdağ