Dünya artık eski Dünya değil...
Savaşlar.
Mertçe.
Savaş meydanlarında.
Karşı karşıya gelerek yapılmıyor.
Kapalı kapılar ardında.
İstihbarat Örgütleri.
Ve;
Terör organizasyonları aracılığıyla yapılıyor.
Kimin ne amaçla.
Kiminle savaştığı belli değil.
Uluslararası ilişkiler karmaşık bir hal aldı.
Enerji ve su Ülkelerin başlıca mücadelesi.
Bu ortamda.
Toprak kazanmak.
Sınırları genişletmek isteği.
Hele de.
Ortadoğu gibi bir coğrafyada.
Yüzlerce terör örgütünün cirit attığı bir bataklıkta.
Sonu belli olmayan bir maceraya atılmak demektir.
Dikkatli ve temkinli olmamız lazım.
Ayakları yere basan.
Hayalcilikten uzak.
Reel politikalar üretmemiz lazım.
Bu Cennet Vatan bize yeter.
Biz;
Öncelikle.
Halkın refahını.
Yaşam standardını ve kalitesini.
Emeklimizi.
İşçimizi.
Memurumuzu.
Çiftçimizi düşünelim.
Muasır medeniyet seviyesine ulaşmak için çalışıp çabalayalım...
Bir kere şunu bilelim.
Ona göre davranalım.
Düşünelim.
Ve;
Karar verelim.
Ortadoğu'dan.
Bünyemize katacağımız.
Her bir kişi.
Her bir toprak parçası.
Ortadoğu'nun var olan tüm sorunlarını da.
Terör örgütlerini de.
Mezhep çatışmalarını da.
Ülkemize getirmek demektir...
Elbette ki.
Dünya ve bölge sorunlarından izole olmamak lazım.
Söyleyecek sözümüz olmalı.
Elbette ki;
Türkiye olarak.
Imparatorluk bakiyesi Milletlerin sorunlarına duyarsız olmayalım.
Onların hamisi.
Haklarının savunucusu olalım.
Elbette ki;
Yanlarında olalım.
Ekonomik ve teknik yardımda bulunalım.
Evet.
Bunların hepsini yapalım.
Ama.
Tüm bunları yaparken.
Bize düşen de.
Misak-ı milli sınırlarını korumak.
Üniter Devlete.
Hukuka.
Ve;
Laik cumhuriyete sahip çıkmaktır...
Son söz;
Bizim gidecek yerimiz yok.!