ADİL SOFUOĞLU
Orta 3. sınıfta tarih dersimize geldi. Bir gün hiç duraksamadan ders anlatırken, orta hizada en önde oturan Mücahit Cengizhan kitâbın sayfalarını sağa sola çevirip duruyordu. Adil Sofuoğlu sinirli bir şekilde;
-Ne karıştırıp duruyorsun, benim anlattığımı kitâplarda bulamazsın. Para vereyim git balonlu sakız al, deyince Mücahit hemen sağ elini dilenci gibi uzattı. Büyük oğlu Ümit Alvar’da öğretmenlik yaptı, ortanca oğlu Yiğit ise liseyi bizimle beraber okudu. Adil Sofuoğlu önce kışla yolunda bulunan bir evde, daha sonra lise karşısında bulunan maliye lojmanlarında kaldı (1).
DİPNOTLAR
1-Adil Sofuoğlu, kışla yolundaki evde çocuklarını sünnet ettirir. Sünnet şölenine yetim olan komşu (x) de dahil edilir. Mahallenin kadınları (x)’i, evde yıkayıp giydirirler. Sünnet işleminden sonra birkaç gün, A. Sofuoğlu’nun çocukları ile aynı evde kalır. A. Sofuoğlu, (x)’i kendi çocuklarından ayırt etmez. (X) dedi ki;
-70’li yıllarda Mindivanlı Oteli'nin önünde ayakkabı boyacılığı yaptığımda, ayakkabılarını boyadığım A. Sofuoğlu bana her zaman 5 lira verirdi. O zamanlar altının gramı 19-20 lira, harçlığımız ise 25 kuruştu.
******************************************
MÜZİK BUKETİ
SANAT MÜZİĞİ: Birlikte geçer ömrümüzün günleri sandım. (Neş'e Can)
Demedim hicranımı ellere yarar diye. (Ayşegül Durukan)
FANTEZİ: Sabır taşı. (Yıldız Tezcan)
TÜRKÜ: Küstürdüm gönülü güldüremedim. (Gülşen Kutlu)