Yaşadığı sürece aydın ve renkli kişiliği ile tüm Türkiye'nin takdirini kazanan Naim Gölleroğlu, 1925 yılında Erzurum'da dünyaya geldi. Alvarlı Efe Hazretleri'nin de berberliğini yapan Naim Hoca, onun Hülasatül Hakayık adlı eserinde bulunan 700'e yakın gazelini de ezberlemiştir. 10 yıl boyunca Erzurum Zeynel Camiinde imamlık ve vaazlık yapan Naim Hoca, sanatın her dalıyla yakından ilgilendi. Avcılar Derneğine de üye olan Naim Hoca koyu bir Erzurumspor taraftarıydı. Barış Manço'ya şiir yazıp dilimize de ''müslüman, ele ellem gullem yoğ..'' cümlesini kazandıran Naim Hoca 1993 yılında, Yavi ve Çiçekli Beldelerinde yapılan katliam sonucu sokaklara taşan Erzurum halkını ikna ederek olası bir faciayı önledi. Naim Hoca, 1995 yılında Litvanya’dan ‘Fair Play’ ödülü alan ilk din adamı oldu. 1985'li yıllarda bir ramazan günü teravih namazı öncesi Hasankale Ulu Cami'de vaaz vermişti.
Erzurumspor'a destek amacıyla, İbrahim Erkal (1), Adnan Polat (2), Yıldo, Yüksel Uzel, (3) Galatasaray Kulübü ve kalabalık bir heyet Erzurum'a gelir. Karşılayanlar arasında Naim Hoca da vardır. Naim Hoca, Yıldo'yla sohbet ederken;
-Ben seni çoğ sevirem, televizyondaki proğramlarini da takip edirem. Birez daha dikgetli gonuşsan daha ey olur, der. Naim Hoca'nın bu sohbeti, Yıldo'nun hayatında bir kırılma noktası olur (4). Naim Hoca'nın samimi sohbeti için, İstanbul'a döndüğünde Yıldo, Naim Hoca için şöyle bir cümle sarfeder;
-Erzurum'da, bir NAİL HOCA var, aydınlatıyoo!
Naim Hoca vaaz verirken, bir kişi; ''Süleyman Demirel mason muydu? sorusunu kağıdâ yazıp kürsüye bırakır (5). Naim Hoca;
-Ola k.. mi arirsan; (eliyle bazı şahısları iaret ederek) ahan bir k.., deyha bir k.. Vaaz verdiği kürsüden biraz dikelerek, kürsünün yanında oturan Raci Alkır'ı sağ baş parmağıyla işaret edip; ''ahan bir k...'' der (6).
DİPNOTLAR
1-İbrahim Erkal, Erzurum'da bir yetkili tarafından uzun süre makam lobisinde bekletilir. Sonraları, bu olay için İbrahim Erkal şöyle bir yorum yapar;
-Erzurum; dostuna düşman, düşmanına dost bir şehirdir.
2-Erzurum'a her gelişinde, Naim Hoca tarafından karşılanan Adnan Polat, Naim Hoca öldüğünde ''öksüz'' kaldığını söyler. 10 yaşında İstanbul'a giden Adnan Polat bir beyanatında; Beyoğlu semtini gezmek istediği zaman annesinin, takım elbise, gömlek ve kravat giydirdiğini söyler..
3- ''Yıllar yorgun ben yorgun..'' adlı eseriyle ünlü, Semra Özal'ın papatyalarından olan Yüksel Uzel yakın zamanda ikâmet ettiği Güney Afrika'da vefat etti. Ünlü sanat müziği sanatçısı, bir kokteylde, İstanbul Belediye Başkanı Nurettin Sözen'e evlenme teklifinde bulunmuştu.
4- 400 m. engelli koşuda Türkiye derecesi olan, Galatasaray Kulübünde futbol ve voleybol oynayan oynayan Yıldo, Naim Hoca sayesinde, Star ve Kral TV'de kelime oyunlarıyla yaptığı müstehcenliği bırakıp mütedeyyin bir hayatı tercih eder. (Yıldo, önceleri Star Televizyonunda Super Turnike programını sundu. Daha sonra gece canlı yayında telefonla bağlanan dinleyicilerle sohbet programları yaptı. Canlı yayına telefonla bağlanan F.K. adındaki seyircinin müstehcen kelime oyunuyla, Yıldo şaşkınlık yaşadı ve canlı yayın anında kesildi.)
5-1964 yılında, Büyük Mason Locası Üstadı Enver Necdet Egeran tarafından Süleyman Demirel için ''mason değildir'' yazısı verilir. Bu yazı üzerine masonlar ikiye bölünür ve daha sonra Necdet Egeran locadan ihraç edilir. 1964 yılında; Vehbi Koç, Süleyman Demirel'e Adalet Partisi Genel Başkanlığı'na aday olmasını söyler. Demirel çekinse de, Vehbi Koç'un ısrarıyla aday olur ve kazanır. Vehbi Koç, Demirel'e alacağı oy sayısını da söyler. Çünkü partinin delegelerinin çoğusu, Vehbi Koç'un bayileridir. (Erol Toy/İmparator/May Yayınları)
6-Tatyan müziğin duayen ismi Türkü Paşası Raci Alkır gençlik yıllarında Cumhuriyet Caddesinde;
-Gız beni tanıdın mi?
-Defol get.
-Gız daha ben Raci.. Radyoevi, beni tanımadın mi?
-Baağ ambu kaligi gafan yersen. defol get, deli k/g...
........................
Raci Alkır Hasankale Çermik Şenliklerinde sahneye çıkıp İbrahim Hakkı Hazretleri'nin, ''Dün gece yar hanesinde yastığım bir taş idi, altım çamur üstüm yağmur yine gönlüm hoş idi. Ben yandım seni bilmem.. gazelini söyleyecekken mikrofon bozulur. Mikrofon tamir edildikten sonra şöyle der;
-Tahtadan tüfek, bamyadan fişek.. Hasangala, Çermik Şenlikleri..
xxxxxxxxxx
Başbakan Tansu Çiller Erzurum'a geldiğinde karşılayanlar arasında Naim Hoca da vardır.
-Hocam, Tansu Çiller'in elini sıktınız!
-Ola oğul, daha Başbakan..
xxxxxxxxxx
-Hocam, babamız cuma akşamı vefat etti.
-Kötü huyları var mıydı?
-Azıcık.
-Hovardalığı var mıydı?
-Azıcık.
-........... var mıydı?
- .........
-Ola uşağ cuma akşamını bilmem de, cumartesi onun şebıni şişirirler..
xxxxxxxxxx
Erzurumspor'un maçlarını kaçırmayan Naim Hoca, kritik bir maç öncesi toprağa okuduğu duanın sahaya serpilmesini söyler. Erzurumspor 91. dakikada gol yediğinde, herkes Naim Hocaya bakar.
-Ola uşağ ben ne bülim. Ben duvayi 90 dekgeye göre oğudum.
xxxxxxxxxx
Naim Hoca teravih namazı kıldırırken, mahfildeki kadınlar imamdan önce secdeye giderler. Naim hoca;
-Kadınlar! İmamdan önce secdeye gidilmez. Bennen yatıp bennen galğacağsız!
xxxxxxxxxx
Camide vaaz verirken;
-Guslün farzı üçtür. 1)Ağzı burnu yıkamak. 2) Bütün bedeni yıkamak. Ola uşağ, 3. neydi?
-Hocam, birincide, ikisini birden saydın.
xxxxxxxxxx
Naim Hoca'nın kuyumcu dükkânına değişik zamanlarda hırsızlar girip altınlarını çalarlar. Naim Hoca hiç bir zaman beddua etmez ve şöyle söylenir;
-Naim, senin de elbet bu işde bir suçun vardi..
********************************************************************
MÜZİK BUKETİ
Tale'al bedru aleyna. (Bülent ERSOY)
Inta Omri. (Ümmü GÜLSÜM)
Dün gece yar hanesinde.. (Raci ALKIR)
Seyreyle güzel Kudret-i Mevlâ neler eyler. (Raci ALKIR)
Can ellerinden gelmişem.. (Raci ALKIR)
Mevla'ya emanet olsun Erzurum. (Nesimi ATEŞ)
Hasbi Rabbi. (Sami YUSUF)