Kendisinden yaşça küçük olan herkesin ''dayı'' diye hitap ettiği Adnan Oral; herkesle salamlaşıp, hal hatır sorardı. Küsülü olanlara fena bozuk atardı ve onları barıştırmanın yollarını arardı. Her zaman tebessüm eder, masum bir çocuk gibi de gülerdi.gülerdi. Korkusuz, cesaretli ve mert bir kişiliğe sahipti. Konuştuğu herkesi yemeğe davet ederdi.
Güreş müsabakalarını organize ederdi. Güreş ağası olmak için paradan çekinmeyip şampiyon olan güreşçilere altın hediye ederdi. 1980’den evvelki yıllarda Antalya'ya güreş müsabakalarına gittiklerinde; kapalı spor salonunun her tarafı beyaz bezlere yazılı siyasi sloganlarla donatıldığını gören Adnan Oral bütün afişleri koparıp çöpe atar. Bu esnada güreşçiler de korkudan soyunma odalarına kaçarlar.
Fekrullah Değirmenci üniversite makine mühendisliğini bitirmiş ve işsiz. F. Değirmenci'yi bir gün üniversiteye rektörlük binasına götüren Adnan Oral; sekreterin ''giremezsiniz'' lafına aldırmadan, kimliğin gösterip, ''Rektör benim amcamın oğlu..'' diyerek aniden içeri girer. Dekanlarla toplantı yapan Rektör Erol Oral'ın bulunduğu tarafa F. Değirmenci'yi hızlıca itekleyip;
-Bu adam makina mühendisi ve işsiz, bunu işe al, der. F. Değirmenci'nin kaçmaması için kapının önünde duran Adnan Oral'a, Rektör Erol Oral şöyle der;
-Yahu Adnan, böyle de olmaz ki bak toplantı yapıyoruz!
1980 öncesi, İskenderun Soğukoluk'ta bir ''mekân''. Bu ''mekânların'' hepsinin altında gizli geçitler var. Buralara baskın yapan güvenlik kuvvetlerinin suçluları bulması imkânsız. 1980 ihtilalinden sonra buralar temizlendi. Adnan Oral, ''Erzurum dağları kar ile boran'' türküsünün söylenmesini istiyor ve red cevabı alıyor. Eline geçirdiği şişenin boğazından tutup taban kısmını kırıyor ve bağırarak,
-Bu türkü söylenecek, diyor ve türkü söyleniyor.
1978 senesinin ekim ayı. Bir sabah vakti liseden doğuya doğru gelirken tam köşede bulunan Hasan Çakıcı'nın/Kuzu Hasan kahvesinin önünde oturuyoruz. Adnan Oral'la beraber 4-5 kişi daha var. O sıralar ben Adnan Oral'la fazla samimi değilim ve huyunu da bilmiyorum. Adnan Oral heyecanlı bir şekilde ben milliyetçiyim diye konuşuyor. Ben de boş bulunup, dedim ki;
-Eğer delikanlıysan bunları Kars'ta söylersin..
Aniden ayağa kalkarak;
-Hadi gel Kars'a gidiyoruz!
-Ne olacak dediğimde;
-Kars'ın en işlek caddesinde, ben milliyetçiyim diye bağıracağım, dedi. Peki tamam gidelim dedim. Oturanlardan hiç birisi yahu akıllı olun demedi. Ben de geri adım atamadım. Düştük yola...Şimdiki huzurevinin karşısındaki yere geldik. Kars otobüsü geldiğinde; Adnan Oral durması için kendisini arabanın önüne atınca şoför korkup sağa sola direksiyon kırıp hızlıca kaçıyordu (1). Arabalar durmayınca, Adnan Oral hem kızıyor hem de küfür ediyordu. Böylece Kars maceramız fire vermeden bitti.
.............
Adnan Oral bazen, lisenin çapraz karşısında Mücahit Ecer'in işlettiği Salon 80'e gelirdi. Konken oyununda Kağıtları elinde dizemese de her zaman ona yardım eden olurdu;
-Dayı, o kâğıdı atma/ Dayı, bu kâğıdı al çift de/ Dayı 200 yedin/ Dayı jokeyi çektin/ Dayı yanlış kağıt attın/ Dayı attığı kâğıda bitmiştin/ Dayı kâğıt at/ Dayı kağıt çek/Dayı sıra sende....../ Dayı oyun sende kaldı! En sonunda sinirlenerek elindeki kâğıtları masaya fırlatıp, garsona şöyle derdi;
-Gardaş, gel çaylari al..
.....................
Sinirlendiğinde;
-Heç adamsan!
-vır-vır etme ola!
-Ganın *****.
..................
80'li yıllarda Hasan Özkara Pasinler Belediye Başkanlığı'na adaylığını koyduğunda, Adnan Oral da, onu desteklemekteydi. Seçime az bir zaman kala;
-Ola ... sizin mehelleden bize gaç dene oy gelır?
-Ednan ağabeyi, bizim mehellenin 600 oyi var. Bize 500 tene gelır.
-Ola, ya sizin mehelle!
-Ağabeyi 500 oyun, garanti 400'ü bizim,
...
...
- Hasan, tamam gazandın. Gel gidağ sene döner yedırim.
SONUÇ: Adna Özkara büyük farkla seçimi kaybeder.
............................
-Nereye ola?
-Ağabeyi oğlan üniversiteyi gazandi. Gidirığ Enteb'e geydıni yapdırmiya.
-Eger işin olmazsa cambazlara benım selamımi söyle onlar sene yardımci olur (2).
...............................
Erzurum amatör küme maçlarında, Pasinler Gençlik Kulübü Başkanı Adnan Oral, sahanın kenarında ve içinde volta atar. Hakem oyunu durdurup dışarı çıkmasını isteyince;
-Gardaş, siz oyunuzi oynayın, top bana doğru geldığında topa vurmam..
..............................
Bir gün saat 13-14 civarında 5-6 kişi Turistik Otel'de yıkanmaya gitmiştik (3). Ben Adnan Oral'ı keselerken vücuduna su döktüğümde, çocuk gibi sızlanıp aynı cümleleri tekraren söylediğine şahit oldum;
-Yarabbi beni cehennemine atma, ben dayanamam..
DİPNOTLAR
1- O zaman Kars otobüsleri; Erzurum terminaline girmedikleri gibi, Hasankale'de hiç beklemezdiler. Aynı şey 25 plaka için de Kars'ta geçerliydi. Anlamsız bir husumetti. Otobüs firmaları: Doğu Kars, Serhat Kars, Kars Kalesi..
2-Cambaz: Canlı hayvan alım satım ticareti yapan şahıs.
3-Bir gün Küçük Çermik'te yıkanırken bir kenarda tek başına yıkanmaya çalışan Hulusi Kentmen'e benzeyen Ali Mindivanlı'yı (Gırdan Ali) gördüm. Lif ve kese ile yıkadığımda çok memnun oldu. 1980'li yıllarda alınan belediye otobüsleri şimdiki Halk Bankası'nın yerinde bulunan Belediye'nin önünden yarım saatte bir hareket etmekteydi. Ali Mindivanlı da otobüslerden sorumlu personel olarak işe alınmıştı. Önce saatine baktı sonra da otobüsün sol tarafına geçip sağ eliyle şoförün omuzuna vurarak şöyle dedi;
-Araban doldu, kalk!
******************************
-Hasankale'de aydın mı var?
-Güneş ne arir ki aydılığ ola, gardaş!!
************************
- Adnan abi, biraz evvel Zafer abi seni sordu.
- Eee, ya beni gördi mi?