Suat ÖZARAS
Köşe Yazarı
Suat ÖZARAS
 

BİR RESİM BİR HATIRA (Arıkan ŞENYURT)

Şimdiki hal binasının doğu tarafındaki dükkanlar asfalta uzanıyordu. Bunların karşısında da dükkanlar vardı ve bunlar kuzeye doğru gelip sola bükülüp kasap dükkanlarıyla birleşirdi. Belediye binası (Şimdiki huzurevi) yapılınca bu dükkanlar mecburen yıkıldı. Sağ tarafta soldan üçüncü dükkan Arıkan Şenyurt'a aitti. Tabelada sadece büyük harflerle Arıkan yazardı. 1970'li yıllarda buzdolabının bulunmadığı sıcak ramazan günlerinde, 5 lt.lik soğuk su, Arıkan Şenyurt tarafından bir liraya satılırdı.   Tren istasyonunda çeşmenin  yanına büfe yaptı. Bazen kendisi bazen de müstecir işletti. Özellikle banliyö treni saatlerinde çok kalabalık olurdu (1). Ziraat Bankası'nın karşısındaki dükkanında ve Soğuk Çermiğin karşısında yaptığı ikinci büfede evde yapılan katkısız kekler satılırdı.  Şalgam suyunu, bazlamayı ve leblebi kavurma makinası vasıtasıyla sıcak leblebiyi Arıkan Şenyurt vasıtasıyla tanıdık.   Seneler evvel esnafı, Esnaf Kefalet Kooperatifi ve Bağ-Kur'a kayıtlarını yaparak emekli olmalarını sağlamıştır. Bir esnafla ortak kok kömürü satarlar.. -Abi bugün, ne kadar kömür sattın. -2 ton. -Parası? -Ne parası.. Birisi yaşlı kadına birisi de fakir birisine.. -Kasada para da eksik. -At arabasına verdim. Tahmin edileceği gibi ortaklık bozulur.   Arıkan Şenyurt 6 taksitle, hediye çekilişli ayakkabı da satar. Bir veya iki taksitten sonra müşteri gözükmez. Hasta ziyaretinde,hastaya maddi durumunu sorduğunda; -Durumum iyi değil.. Cevabını alınca    cebindeki bütün parasını verir. Yanındakinden Hasankale'ye dönmek için borç para ister. Kahvehane açacak esnafın masa-sandalye alacak parası yoktur. Arıkan kefil  olur ve malzeme alınır. Sonuç, malum.. kendisi öder. Yokluk ve karne zamanında kamyonla getirdiği malı esnafa normal fiyatından dağıttı. Hiç bir zaman karaborsacılığa ve fahiş fiyata tenezzül etmedi. Ankara'dan gelen milletvekillerine ve protokole her zaman tava ikramında bulunurdu. Mert ve eli açık birisiydi. Bunun sonucunda servetini harcadı. Bir gün, elinde bir sürü hediyeyle açılışa giderken gördüm. 'Abi yeter, bırak bunları' dediğimde sinirli bir şekilde: ''Bana bak, ben esnafın temsilcisiyim, ben gitmesem kim gidecek..'' dediğini unutamam. Bazıları, babama yazı yazması için, bir karton ve çini mürekkebi gönderirlerdi.. Arıkan Şenyurt da kartonun yanında hediyelik fantazi bir şekerlik kutusu göndermişti.    Yaptığı girişimler neticesinde patates ihracatı yapılacaktı. O zaman çuvallar hahverengi olup daha büyüktü ve içi görünmüyordu. Arıkan Şenyurt'un aldığı patates çuvallarının orta kısmına -üreticiler tarafından-soba borusu vasıtasıyla taş doldurulması neticesinde patatesler gümrükten geri döner.... Yanlış zaman ve mekanın doğru  insanı olan  Arıkan Şenyurt; müteşebbis ruhlu, modernite yanlısı, fakir, gariban dostu ve modern zamanların insanıydı. DİPNOTLAR: 1- Sabah Erzurum'dan gelen banliyö treninden inen ailelerin hepsi bahçelere giderdi. Ellerinde semaver olan konvoyun bir ucu istasyonda diğer ucu asma köprüde olurdu. Gençler asma köprüyü sallarken çocuk ve kadınlar çığlık atarlardı. Akşama doğru, Erzurum'a dönmek için istasyona gelirlerdi. Büfenin önünde ve bahçesinde bulunan masalarda yer bulunmazdı.
Ekleme Tarihi: 06 Ekim 2023 - Cuma
Suat ÖZARAS

BİR RESİM BİR HATIRA (Arıkan ŞENYURT)

Şimdiki hal binasının doğu tarafındaki dükkanlar asfalta uzanıyordu. Bunların karşısında da dükkanlar vardı ve bunlar kuzeye doğru gelip sola bükülüp kasap dükkanlarıyla birleşirdi. Belediye binası (Şimdiki huzurevi) yapılınca bu dükkanlar mecburen yıkıldı. Sağ tarafta soldan üçüncü dükkan Arıkan Şenyurt'a aitti. Tabelada sadece büyük harflerle Arıkan yazardı. 1970'li yıllarda buzdolabının bulunmadığı sıcak ramazan günlerinde, 5 lt.lik soğuk su, Arıkan Şenyurt tarafından bir liraya satılırdı.

 

Tren istasyonunda çeşmenin  yanına büfe yaptı. Bazen kendisi bazen de müstecir işletti. Özellikle banliyö treni saatlerinde çok kalabalık olurdu (1). Ziraat Bankası'nın karşısındaki dükkanında ve Soğuk Çermiğin karşısında yaptığı ikinci büfede evde yapılan katkısız kekler satılırdı.  Şalgam suyunu, bazlamayı ve leblebi kavurma makinası vasıtasıyla sıcak leblebiyi Arıkan Şenyurt vasıtasıyla tanıdık.

 

Seneler evvel esnafı, Esnaf Kefalet Kooperatifi ve Bağ-Kur'a kayıtlarını yaparak emekli olmalarını sağlamıştır. Bir esnafla ortak kok kömürü satarlar..


-Abi bugün, ne kadar kömür sattın.
-2 ton.
-Parası?
-Ne parası.. Birisi yaşlı kadına birisi de fakir birisine..
-Kasada para da eksik.
-At arabasına verdim.
Tahmin edileceği gibi ortaklık bozulur.

 

Arıkan Şenyurt 6 taksitle, hediye çekilişli ayakkabı da satar. Bir veya iki taksitten sonra müşteri gözükmez. Hasta ziyaretinde,hastaya maddi durumunu sorduğunda;
-Durumum iyi değil.. Cevabını alınca    cebindeki bütün parasını verir. Yanındakinden Hasankale'ye dönmek için borç para ister.


Kahvehane açacak esnafın masa-sandalye alacak parası yoktur. Arıkan kefil  olur ve malzeme alınır. Sonuç, malum.. kendisi öder. Yokluk ve karne zamanında kamyonla getirdiği malı esnafa normal fiyatından dağıttı. Hiç bir zaman karaborsacılığa ve fahiş fiyata tenezzül etmedi.


Ankara'dan gelen milletvekillerine ve protokole her zaman tava ikramında bulunurdu. Mert ve eli açık birisiydi. Bunun sonucunda servetini harcadı. Bir gün, elinde bir sürü hediyeyle açılışa giderken gördüm. 'Abi yeter, bırak bunları' dediğimde sinirli bir şekilde: ''Bana bak, ben esnafın temsilcisiyim, ben gitmesem kim gidecek..'' dediğini unutamam.


Bazıları, babama yazı yazması için, bir karton ve çini mürekkebi gönderirlerdi.. Arıkan Şenyurt da kartonun yanında hediyelik fantazi bir şekerlik kutusu göndermişti. 


 
Yaptığı girişimler neticesinde patates ihracatı yapılacaktı. O zaman çuvallar hahverengi olup daha büyüktü ve içi görünmüyordu. Arıkan Şenyurt'un aldığı patates çuvallarının orta kısmına -üreticiler tarafından-soba borusu vasıtasıyla taş doldurulması neticesinde patatesler gümrükten geri döner....


Yanlış zaman ve mekanın doğru  insanı olan  Arıkan Şenyurt; müteşebbis ruhlu, modernite yanlısı, fakir, gariban dostu ve modern zamanların insanıydı.


DİPNOTLAR:
1- Sabah Erzurum'dan gelen banliyö treninden inen ailelerin hepsi bahçelere giderdi. Ellerinde semaver olan konvoyun bir ucu istasyonda diğer ucu asma köprüde olurdu. Gençler asma köprüyü sallarken çocuk ve kadınlar çığlık atarlardı. Akşama doğru, Erzurum'a dönmek için istasyona gelirlerdi. Büfenin önünde ve bahçesinde bulunan masalarda yer bulunmazdı.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazetepasinler.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler acotr.org deneme bonusu veren siteler 2023 deneme bonusu veren siteler güzel sözler deneme bonusu veren siteler